Horlama Nedir? Neden Horlarız?

En basit tabiriyle horlamayı sesli uyuma olarak tanımlayabiliriz. Ses bildiğimiz üzere dalgalardan oluşmaktadır. Ses dalgalarının oluşması için havanın titreşmesi gerekmektedir. Havanın titreşmesi için ise titreşim yapan bir obje gerekir. Bu modeli insana uyarlayacak olursak; genellikle titreşim yapan dokular; dil kökü, gırtlak kıkırdağı, küçük dil, ve damak olmaktadır. Yani kısaca horlamayı uyku sırasında boğaz, yutak ve gırtlak dokularının titreşim hareketi yapması olarak tanımlayabiliriz.

MERAKLISI İÇİN HORLAMANIN FİZİKSEL PRENSİPLERİ

Bu konu biraz teknik ve sıkıcı olabilir, o nedenle sadece meraklılarının okumasını öneriyorum. Akışkan fiziğinde en önemli kurallardan biri Bernoulli prensibidir. Bu prensibe göre akışkan bir madde sabit çaplı bir tünelden içinden geçiyorsa hızı hızı sabit değişmez, bu nedenle de tünel duvarına yapmış olduğu basınç da değişmez. Fakat bu tünel bir yerde daralıyorsa aynı akışkan dar kısımdan geçerken hızı artar. Artan hız nedeni ile tünel duvarına yapmış olduğu basınç azalır. Eğer cidar esnek ya da hareketli materyalden oluşmuyorsa herhangi bir sorun oluşturmaz. Ama cidar esnek ya da hareketli bir materyalden oluşuyorsa basınç azaldığı için cidar akışkana doğru hareket eder, bu nedenle tünel çapı daha çok daralır,akışkan hızı daha çok artar, basınç daha çok düşer, esnek cidar daha çok akışkana doğru hareket eder. Yani bir nevi emiş ve vakum kuvveti oluşur. Bu noktada bir kısır döngü oluşur. Eğer cidar tüneldeki akımı komple sıfırlayabilecek kadar esnek değilse akım devam eder. Ama eğer cidar çok esnekse, cidarlar birbirine yapışır ve bu akım bir kesintiye uğrar. Bernoulli prensibine günlük yaşamdan örnekler: Cereyan çarpması, rüzgarda şemsiyenin ters dönmesi, uçak kanatlarının hareketiyle kaldırma kuvveti değiştirilmesi v.s.

Şimdi bu fiziksel prensipleri insan bedenine uyarlayalım: Akışkanı hava; cidarı yutak, damak, boğaz dokuları olarak düşünelim. Tahmin edebileceğiniz üzre bu dokular esenk gruba girmektedir. O nedenle de içlerinden hava akarken daralarak havayı hızlandırıp sıkıştırırlar. Nefes alma sırasında cidarlar birbirine yaklaşırken, nefes verme sırasında cidarlar birbirinden uzaklaşır ve ciddi bir vibrasyon oluşur. Bu vibrasyon horlamanın temel nedeni, cidarların yaklaşarak tam kapanma yapması ise obstrüktif tip (tıkayıcı) apnenin sebebidir.

Vertigo(baş dönmesi) nedir? Neden önemlidir?

Baş dönmesini (vertigo) tam olarak tanımlamak gerekirse; bedeninizde herhangi bir hareket yok iken beyninizdeki denge merkezinde “bedeniniz hareket ediyor sinyali” olmasından kaynaklanmaktadır.  Vertigo’nun onlarca nedeni olabilmekle birlikte, vertigo tabiri halkımızda daha çok iç kulaktan kaynaklanan kristallerin oynaması ile eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Bu durumun teyiti için bir dizi test yapmak gerekmektedir. 

Hayat kalitesini bozduğu için günlük aktivitelerinizde sorunlar olabilir. Ayrıca düşme riski nedeni ile özellikle yaşlı hastalarda yaralanmalara neden olabilmektedir. Bu nedenle bir karmaşa oluşur ve vücut, ile zemin arasında koordinasyon bozukluğu denge sistemindeki uyumun aksamalarına bağlı olarak kişinin düşerek yaralanmasına sebep olabilir. Zihinsel karışıklık ve muhakeme bozukluğu sonucunda baş dönmesi yaşayan kişi yürürken zorlanabilir, mide bulantısı yaşayabilir, korku ve endişeyle karşı karşıya kalabilir. Baş ağrıları genellikle basit ilaç kullanımı veya yaşam tarzı değişiklikleriyle bir süre sonra geçebilmektedir. Fakat bazı durumlarda baş ağrısı tedavisinin yapılabilmesi için öncelikle altta yatan sebeplerin çözülmesi gerekmektedir.